İFTİYAN - YEDİ ODALAR
Niğde bölgesinde çok sayıda tarihi özelliği bulunan bölge inceleme
ve araştırma beklemektedir. Bunlar içinde İftiyan ve Yedi Odalar
bölgelerinin ayrı bir önemi vardır. Tyana ile örtüşen bir sürece sahip
bölgede kendiliğinden ortaya çıkan Yedi Odalar dışında çok sayıda yer
altında yapı bulunduğu tahmin edilmektedir.
İftiyan ile ilgili söylentiler define avcılarının bölgeye ilgisini
arttırmaktadır. Bölgede 'sarı altın öküz' gömülü olduğu rivayetleri
kuşaktan kuşağa ulaşan masallardandır.
Yedi Odalar ise geniş bir
manastırı andırmaktadır. Yedi odası bulunan yapıda ayrıca duvarlarda
oymalar ve şekiller de bulunur.
İftiyan - Yedi Odalar bölgesinde yakın zamanda açığa çıkarılan
kaçak kazı sonucunda yeni bulgulara da ulaşıldı. Bölge, Müze Müdürlüğü
tarafından kontrol altında tutulmaktadır.
Kaçak kazı ile ilgili görüştüğümüz Niğde Müze Müdürü Fazlı Açıkgöz
aracılığıyla alanda yaptığımız incelemede açılan deliğin zayıf bir
insanın geçeceği kadar olduğu tespit edildi. Yetkililerin bölgede
yaptıkları incelemede içine girmeyi tehlikeli bulmalarına rağmen içeri
girebilenlere göre 8 metrelik bir tünel sonrası gelinen geniş alanda 3
ayrı bölüme ayrılıyordu. Bu bölgede bir manastır ya da yerleşim yeri
olması olasıdır. Uzmanlar Bizans dönemine ait bu kazı alanlarında define
bulunamayacağını, ancak o döneme ait kimi kalıntıların bilinçsizce
tahrip edilebileceğini belirtiyorlar. Kaçak kazı ile açığa çıkarılan
mekan Yedi Odalar'a 200-300 m uzaklıkta olduğundan bu yapı ile
bağlantısı olduğu düşünülmektedir.
Yedi Odalar ve İftiyan'ın tarihi dokusu ile ilgili olarak çeşitli
haber ve makaleler ile konuyu gündeme taşımaktayız. Geçen yıllarda
bölgede başlatılan taş ocakları ile ilgili tahribat daha saptanmadan bu
kez de kaçak kazılar ile bölge yağmalanmaya çalışılmaktadır.
Yetkililerin gereken hassasiyet ile konuya sahiplenmesine rağmen
uzmanların dediği gibi Niğde'de o kadar çok yer var ki her kaçak kazı
alanına görevli dikecek kadar eleman yok.
İftiyan bölgesi 298 sayılı karar ile 21.10.1988 yılında SİT alanı
ilan edildi. Bu bölgede bulunan Yediodalar Manastırı ise 14.11.1992
yılında 1378 saylı karar ile korumaya alındı. Ne var ki bölgede taş
ocaklarının açılmasına izin verilişi son on yıl içinde oldu. Venedik
Üniversitesi'nden emekli öğretim üyesi Prof.Dr. Asım Tanış, Kemerhisar
için 2001 yılında gelen Tyana kazı ekibine bölgede inceleme gezisi
yaptırarak Tyana ile bölgenin tarihi doku oratklığını da gözler önüne
serdi.
Yedi Odalar, Tyana olarak tanımlanan alana daha da yüksekten bakan
bir noktada olduğu için bölgeye egemen bu yerde mutlaka inceleme ve
kazı yapılmasını önermemize rağmen sonuç alamadık. Artık ne yazık ki
Yedi Odalar'da kaçak kazılar ile bölge adeta talan edilmiş durumdadır.
ASIM TANIŞA GÖRE EFTİYAN İSMİNİN KAYNAĞI
Prof. Dr. Asım Tanış, İftiyan için “ Belki hiç üzerinde
durmadığınız bir ayrıntıyı vereceğim. Araştırmacıları en çok etkileyen,
onların kuşkularını gideren, "Eftiyan" (ya da kimisine göre İftiyan)
sözcüğüdür. Bu, bugünkü Istanbul sözcüğünün kaynağı, Yunanca,
"Eistenpolin" (kente, kente doğru) gibi, "Eftiyan" (Tyana'ya, Tyana'ya
doğru) sözcüğü de eski Tyana adının kalıntısıdır. Bunun başka bir ilginç
yönü ise bu sözcüğün özellikle, şimdiki Kemerhisar'ın kuzeyi için
kullanılmış ve kullanmakta olması. Neden acaba? Bunu ilerdeki
araştırmalar belki açıklayabilecek. Sonra özellikle "Eftiyan" sözcüğü,
genellikle, "Eftiyan tepeleri" ve "Eftiyan kelerleri" için kullanılır.
Bu tepelerin ve kelerlerin önemi neydi? Hıristiyanlık yaygınlaşmaya
başladıktan sonra mı böyle bir durum çıktı ortaya? Daha bilinmiyor.”
demektedir.
Tyana kazıları devam ederken İftiyan'da kaçak kazılar yapılması ve
bölgede bilinçsizce tahripatların olması gelecek adına büyük bir değer
yumağının yok edilmesidir. İftiyan'da bir an önce bilimsel araştırmalar
başlamalıdır.
TAY Haber - Ömer Fethi Gürer, 05.08.2006
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder